Hızlı Randevu Al
0531 253 7944Hızlı Randevu Al
0531 253 7944Çilesiz Mahallesi, Şehit Sami Kıbrıs Caddesi, Karaçay İnşaat Elba Evleri, No:22 Malatya/Yeşilyurt
+90 531 253 7944
info@moispsikoloji.com
İstanbul Aydın Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik lisans eğitimimin ardından, İstanbul Gelişim Üniversitesi Klinik Psikoloji (Tezli) dalında yüksek lisans eğitimimi tamamladım. Yüksek lisans eğitimim içerisinde yazmış olduğum tez konum ise “İnternet Bağımlılığı, Beden İmajı ve Yeme Bozukluğu Arasındaki İlişki” üzerinedir. Uzmanlığımı onur derecesi ile tamamlayarak Klinik Psikolog unvanı almaya hak kazandım. Lisans eğitimim sürecinde zorunlu stajların yanında gönüllü olarak psikolojik danışmanlık merkezleri, hukuk bürosu, özel hastane ve özel eğitim kurumları gibi çeşitli staj deneyimlerim bulunmaktadır. Yüksek lisans eğitimime başlarken aynı zamanda psikoterapi eğitimleri almaya başladım. Yüksek lisans eğitimim sırasında süpervizyon alarak İstanbul’da özel bir klinikte ve online psikoterapi seansları yürüttüm. Lisans eğitimimden sonra aktif olarak danışan görmekteyim. Şimdi ise çalışmalarıma Malatya’da açmış olduğum “Mois Psikolojik Danışmanlık Merkezi” içerisinde, uzmanlığım ve almış olduğum eğitimler doğrultusunda çocuk, ergen ve yetişkin alanlarında profesyonel destek hizmeti vermekteyim.
“Kuşlar uçar, balıklar yüzer, çocuklar oyun oynar.” Garry Landreth Oyun Terapisi; çocukların yaşadıkları psikolojik ve sosyal zorlukların üstesinden gelmelerine yardım eden ve onların hem sosyal hem de duygusal gelişimlerini destekleme sürecinde oyunu temel alan bir yaklaşımdır. Aynı zamanda çocukların düşüncelerini, duygularını, ihtiyaç ve arzularını oyunla iletme şansı verir. Oyun terapisi, kelimeler yerine oyuncakları koyarak/kullanarak çocuklara kendilerini ifade edebilmelerine yardımcı olur. Oyun terapisinde terapist; oyun ve oyuncak kullanarak çocukla iletişim kurmaya, olumsuz davranışlarını değiştirmelerine yardımcı olunur. Oyun terapisinin süresi çocuğun ihtiyacına ve hızına, terapinin hedeflerine ve sorunun yaşanma süresine bağlı olarak değişir. Ancak yaşanan sorun ne kadar köklü ve uzun bir geçmişe sahipse yol almak da o oranda uzun sürebilir. Sorunlar kronik hale gelmeden ve yerleşmeden en kısa sürede destek almak özellikle çocuklarla çalışırken çok daha hızlı sonuç verir. Etkin ve verimli bir oyun terapisi süreci için seanslara düzenli devam edilmesi önemlidir.
"Ergenlik kaçırılmaması gereken bir açılışı temsil eder" Philippe Jeammet Ergenlik dönemi, birçok değişimin (fiziksel, sosyal, zihinsel ve psikolojik) yaşandığı bir dönemdir. Aynı zamanda bu dönemde beyinde çok yoğun değişimler yaşanır; bu yüzden insan hayatının en verimli dönemlerinden biri olarak kabul edilir. Birçok farklı konuda yapılan ergenlik dönemi araştırmalarına göre, bu dönemin sağlıkla geçirilmesi, yetişkinlik döneminde yaşanabilecek birçok sorunun da önüne geçmektedir. Ergenlik dönemi, kafa karışıklıklarının ve duygusal dalgalanmaların yoğun olduğu bir dönemdir. Çocukluk ile yetişkinlik arasında kalan ve kim olduğuna yönelik cevaplar arayan ergen bağımsızlaşmaya başlar ve deneme- yanılma yöntemi ile kendisini, yeteneklerini, tercihlerini keşfetmeye çalışır. Fakat bu kendini anlama, tanıma, bağımsızlaşma ve keşfetme süreci, hem ergen hem de aileler için zorlayıcı olabilir. Ergenlik dönemi psikoterapisinde ergene kendisini tanıması, duygularını anlaması ve zorluklarla başa çıkma becerilerini geliştirmesi ve yönünde destek verilir. Aile de gerekli durumlarda sürece dahil edilerek, yaşanılan zorluklarla ilgili desteklenir. Bu çalışmalar, aile içindeki güvenli ve huzurlu ortamı destekleyerek, ergenin kendini tanıması, sorumluluk bilinci geliştirmesi ve sağlam temeller oluşturarak kendini gerçekleştirmesine yardımcı olur.
"En önemli rehber, bireyin kendi içinde saklıdır." Carl Rogers Bireysel psikoterapi, duygularınızı, düşüncelerinizi, ilişkilerinizi, inançlarınızı ve yaşam örüntülerinizi güvenli bir ortamda keşfetme sürecidir. Psikoterapi, yaşadığınız sıkıntılar ya da zorluklara yönelik iç görü kazanmanıza yardımcı olarak değişim için uygun yollar bulmanızda size rehberlik eder. Psikoterapi, etik ilkeler çerçevesinde danışanın iyi oluşunu gözeterek gerçekleştirilen bir konuşma tedavisidir. Danışan ile terapisti arasında kurulan ilişki tedavi edici niteliğe sahiptir. Danışan ile terapist arasında kurulan ilişkinin niteliği, danışanın terapi sürecine aktif katılımı ve isteğiyle birleştiğinde, psikoterapi sürecinin daha işlevsel olmasına ve daha olumlu sonuçlar alınmasına yardımcı olur. Psikoterapi ortamının sağladığı empatik dinleme ve koşulsuz kabulle, danışanlar için yaşam öykülerini paylaşabilecekleri ve gündelik hayatlarında farkında olmadıkları meseleler üzerine düşünebilecekleri güvenli bir ortam oluşturulur. Böylelikle kişilerin süreçlerine ve problemlerine yönelik iç görü kazanmalarına yardımcı olarak, zorluklarla başa çıkma kapasitelerini ve yaşam kalitelerini arttırmalarına destek olur.
Online terapiyi, terapi seanslarının görüntülü görüşme araçlarının kullanılmasıyla (Skype, Zoom, Google Meet, Whatsapp…vb) gerçekleştirilmesi olarak tanımlayabiliriz. Yüz yüze psikoterapi koşullarının sağlanamadığı durumlarda (yurt dışında yaşama, şehir dışında yaşama, evden ayrılmanın mümkün olmadığı durumlarda, pandemi tedbirleri kapsamında vs.) online platformlar üzerinden psikoterapi yöntemi tercih edilebilir. Özellikle koronavirüs pandemisi ile birlikte online platformların terapi amaçlı kullanımı da arttı. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, danışanlar online terapiden, yüz yüze psikoterapiden olduğu kadar fayda sağlıyor. Online terapi sürecinde de, seansların süresi, sıklığı ve gizliliğin korunması açısından, yüz yüze terapideki kurallar geçerli olur. Rahatsız edilmeyeceğiniz ve dikkatinizin dağılmayacağı özel bir alanda, bilgisayar, cep telefonu ya da tablet aracılığıyla online terapi hizmetinden faydalanabilirsiniz. Her koşulda ve her durumda psikolojik desteğe ulaşmak mümkün. Hemen randevunuzu oluşturarak, siz de bu hizmetlerden faydalanabilirsiniz.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu olan çocuklarda SAS Smart Dinleti Programları, ruh halini ve motivasyonu iyileştirmek için güvenli ve yapılandırılmıştır. Beynin zayıf bölgelerini güçlendirmeyi amaçlar. Beyin değişme kapasitesine sahip olduğundan (nöroplastisite), SAS Dinletileri beyni yeniden şekillendirdiğinde, öğrenme üzerinde kalıcı etkileri olabilir. Dolayısıyla SAS’ın amacı genel işleve yardımcı olmak için zamanla aktifleşen beyin kaslarını geliştirmektir.
SAS Dinleti Programları, beynin sağ ve sol yarı küreleri arasında güçlü ve etkili bir iletişim kurmasını teşvik ederek stres yönetimini kolaylaştırır, odaklanma, dikkat ve hafıza becerilerini geliştirir. Beyin dalgaları arasında eşgüdümlü bir geçişin sağlanmasına dolayısıyla kaygının azalmasına, kişinin performans ve verimliliği artmasına yardımcı olur. Nefes alış-veriş ritimlerini düzenleyerek rahatlama sağlar, stresin fiziksel görünümlerini azaltır.
6 yaş ve üzeri bireylere uygulanan Moxo Dikkat Testi, Dikkat, Zamanlama, Dürtüsellik ve Hiperaktivite performansını ölçen, uzmanlar tarafından uygulanan, görüş ve duygu içermeyen, online bir testtir. MOXO, Dikkat, Zamanlama, Dürtüsellik ve Hiperaktivite performans düzeylerinin ölçümünde oldukça etkili bulunmuştur. Dünya’da çeldiricili ve objektif tek dikkat testtir.
0-6 yaş arasındaki çocukların kişisel-sosyal, ince motor, kaba motor ve dil gelişimlerinin yaşıtlarına oranla hangi seviyede olduğunu gösterir. Olası bir durumda erken tanı ve müdahale olanağı sağlar. Her çocuğun 6 ayda bir gelişim değerlendirmesi yapılmalıdır.
Çocukların okula, okulun gerektirdiği kurallara ve öğrenmeye hazır olup olmadığını saptamak amacıyla yapılan bir testtir. Okula hazırlanırken olması gereken fizyolojik, çevresel ve zihinsel faktörleri değerlendirmekte kullanılır. Testin sonucunda, çocuğunuzun okul için gereken olgunluğa ne ölçüde hazır olduğu ve düzeyiyle ilgili sağlıklı veriler elde edilir. Metropolitan Okul Olgunluğu Testi okula gidecek çocukların psikolojik olarak okula hazır olup olmadıklarını ölçer.
MMPI (Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri) Çok yönlü bir kişilik testidir. Psikolojik sorunların belirlenmesi dışında kişilik özellikleri hakkında da bilgi vermektedir.
SAS Metodu kulaklıklar aracılığı ile müziği, tonları ve konuşmaları birer araç olarak kullanarak beynin iki yarı küresi arasındaki aktivasyonu geliştirmeyi amaçlamaktadır. Sağ kulaktan duyulan bilgiler beynin sol yarı küresine ve sol kulaktan duyulan bilgiler de beynin sağ yarıküresine gitmektedir. Bu durum, beynin iki yarıküresiyle de bağlantılı ve uyumlu bir şekilde çalışılabilmesine olanak sağlar. Danışan için uygulanan bu yöntem basit ve tamamen güvenlidir. Sadece her gün özel olarak hazırlanmış ses ve müzik programlarını kulaklıklar aracılığı ile dinleyerek, beynin sağlıklı bir işleyişe sahip olması mümkündür. Bu işleyiş birkaç hafta sürdüğünde beynin yeni, kalıcı, hızlı ve etkili bir alışkanlık edinmesi sağlanır. Dikkat ve konsantrasyon ile ilgili problemler, okuma, yazma ve konuşma gibi birçok öğrenme güçlülükleri ve bazı davranışsal problemler beynin iki yarıküresinin ve ilgili olan merkezlerin nasıl kullanıldığı ile ilgilidir. Bu yüzden bu yeni ve heyecan verici metod ile çocukların ve yetişkinlerin yaşadığı farklı zorluk alanlarının geliştirilebilmesi mümkündür.
Çocuk yada yetikin bireylerin zeka, performans, gelişim düzeyini belirleme ( Çocukların erken dönemde keşfedilmesi yada olası problemlerin erken dönemde fark edilmesi ) dikkat ve algılarını gözlemlemeyi hedefleyen testlerdir. 1-)Porteous Labirentleri Testi 2-)Metropolitan Okul Olgunluğu Testi 3-)Okula Hazırlık Testi (OHT) 4-)Peabody Resim Kelime Testi 5-)Gesell Gelişim Figürleri Testi 6-)Bender-Gestalt Görsel Motor Algılama Testi 7-)Good Enough – Harris Bir İnsan Çiz Testi 8-)Kent E-G-Y Testi 9-)Frankfurter Dikkat Testi 10-)Ankara Gelişim Tarama Envanteri
Psikolojik danışmanlık merkezi, yetkinliği bulunan uzmanlar (klinik psikologlar, psikolojik danışmanlar, psikologlar) tarafından psikolojik danışma uygulamalarının yapıldığı yerlere verilen isimdir. Merkezde psikoterapi desteği almak istediğiniz kişinin diplomaları ve uzmanlıkları hakkında emin olmak, yeterince araştırarak gitmekte yarar vardır.
Hayatta zaman zaman kendinizi anlamakta ve baş etmekte zorlandığınız durumlar içerisinde bulabilirsiniz. Bir yakının kaybı, travmatik yaşantılar, ekonomik durumdaki değişiklikler, iş ve kariyer hayatındaki problemler, aile içi veya romantik ilişkilerde yaşanan problemler…vb gibi durumlar kişinin hayatında yoğun strese neden olan ve baş etme mekanizmalarına zarar veren unsurlardan bazılarıdır. Böyle durumlarda, kendi yaşantılarınıza yönelik iç görü geliştirerek var olan mekanizmalarınızı güçlendirmek ve yeni baş etme yolları keşfetmek üzere psikoterapi hizmetine başvurabilirsiniz.
Terapiye başlamak için en doğru zaman, sizin içinizde buna yönelik bir istek oluştuğu andır. Çoğu insan terapiye, kriz anlarında son noktaya geldiğinde başvurulması gerektiği şeklinde yanlış bir inanca sahip. Halbuki sadece sorunlarınızı çözmek için değil, kendinizi tanımak ve kendi yaşantılarınıza yönelik iç görü oluşturarak hayatınızda genel bir iyi oluşu amaçladığınız için de psikoterapi hizmetinden faydalanabilirsiniz.
Psikiyatr, Psikolog Ve Klinik Psikolog Arasındaki Fark Nedir?
Psikoterapi, size empati ve yargılardan arınmış bir koşulsuz kabul ortamı sunar. Burada terapistinize emanet ettiğiniz yaşam öykünüz, terapistiniz ile aranızda gizli kalır ve görüşmelerinize yönelik seans notları terapistiniz tarafından, etik kurallar çerçevesinde özenle muhafaza edilir. Psikoterapide gizlilik ilkesinin bozulacağı istisnai durumlar, danışanın kendisine ya da bir başkasına zarar verme ihtimalinin bulunduğu durumlar ve suç durumlarıdır. Böyle bir durum tespit edildiğinde, terapistiniz gizliliğin korunamayacağına yönelik sizi bilgilendirir ve bilgileri kimlerle paylaşacağını size aktarır.
Son yıllarda yapılan birçok araştırma, psikoterapi ve ilaç kullanımının, ruhsal problemlerin tedavisinde aynı derecede etkili olduğunu, hatta çoğu bozuklukta psikoterapinin daha etkili olduğunu açıkça gösteriyor. İlaç kullanımı kişilere daha pratik gözükse de, çoğu zaman ilaçların oluşturduğu yan etkiler kişilerin hayatını oldukça olumsuz etkileyebiliyor (uyku problemleri, kilo alımı, cinsel problemler gibi). Bu yüzden önerilen ideal yol, öncelikle psikoterapi hizmetine başvurmanızdır. Klinik psikoloğunuz, gerekli gördüğü takdirde, terapi sürecinizi desteklemek amacıyla ilaç için gerekli yönlendirmeleri yapacaktır.
Seansların süresi 50 dakikadır. Genelde haftada bir olarak gerçekleştirilir.